Etkili sunum nasıl olmalıdır?
Kazanan Sunum Yapısı
Sunum yapınızın baştan düşünülmesi iyi bir fikir olduğu birçok nedenle var. İlk olarak, içeriğinizi oluştururken harcadığınız saatleri boşa harcamanızı önleyecektir. İkinci olarak, sunumunuzu daha iyi bir şekilde geliştirmek için daha fazla zamanınız olacak, bu da sizi etkinlik günü daha fazla özgüvenli ve rahat yapacaktır. Üçüncü olarak, hikayenizi insanların anlayabileceği, ilişkilendirebileceği ve eyleme geçebileceği bir şekilde yapılandırdığınız için huzur bulacaksınız.
Bir rüya gibi mi geliyor? Sunum uzmanı olmak düşündüğünüzden daha zor olmayabilir. Sadece bu kanıtlanmış yapıları deneyin ve en belirsiz içeriği bile kazanan bir sunuma dönüştüreceksiniz!
Aşşağıdaki dört başlık ile etkili sunumlara hazır olun;
- Bir problemi çözün
- Bir hikaye anlatın
- Karmaşık bir konuyu tartışın
- Bir gösteri paylaşın
Bir problemi çözün
Problem çözme yapısı, çok etkili olduğu için en popüler formattır. Sunumunuzun ilk %25’ini, çekici düşünsel ve duygusal açıklamalar kullanarak problemi yüksek düzeyde özetleyerek geçirmelisiniz. Sonraki zamanın %50’sini çözümü açıklamak için harcayın. Son %25’te bu çözümün dinleyicinize nasıl fayda sağladığını anlatın (‘Benim için neler var?’ şeklinde düşünün). Kapanış yapmadan önce, tartışılan problemle ilgili basit bir eylem çağrısı paylaşın.
Bir hikaye anlatın
Hikayeler organizasyonları hedeflere yönlendirir, insanları değişime teşvik eder ve bireylerin güven oluşturmasına yardımcı olur. Birçok etkili sunum, temel hikaye anlatma yapısını kullanır: bir başlangıç, bir orta ve bir son. İşin püf noktası, hikayenizi ilgili ayrıntıları içererek sade tutmaktır. Sunumunuzun ilk %25’ini ‘başlangıç’ olarak harcayın, burada bir çatışma ile karşılaşan bir karakteri tanıtın. Ardından, zamanın %50’sini ‘orta’ya harcayın, karakterin çatışmayı aşmaya çalışırken başarısız olduğunu açıklayın. Son olarak, zamanın %25’ini ‘son’da harcayın, karakterin konuyu nasıl çözdüğünü ve kazandığını nihayet ortaya koyun.
Karmaşık bir konuyu tartışın
Bu, şüpheci veya karşıt bir izleyiciyi ikna etmeye çalışıyorsanız harika bir yaklaşımdır. Sunumunuzun ilk %5’ini problemi özetleyerek harcamayı hedefleyin. Ardından, detaylı bir şekilde incelemek için %10’unu harcayın. Sonraki zamanın %50’sini rakiplerinizin çözümlerini gözden geçirmek için harcayın. Her çözümün avantajlarını, ona gerçekten değer veren bir şekilde kabul edin. Ardından, neden uygun olmadığını en az iki nedenle açıklayın. Diğer tüm alternatifleri ele aldıktan sonra, sunumunuzun son %35’ini kendi çözümünüzü paylaşmak için harcayın. Bu, diğerleri reddedildikten sonra en iyi ve son seçenektir.
Bir gösteri paylaşın
Gösteriler, ürününüzün nasıl çalıştığını sergileyen bir tür gerçek zamanlı performans sanatı gibidir. Sunumunuzun ilk %30’unu çözülmesi gereken ‘ihtiyaç’ veya problemi açıklamak için harcayın. Ardından, ürününüzün bu sorunları nasıl özellikle aştığını açıklamak için %60’ınızı harcayın ve mümkünse etkileşimli bir fırsat sunun. Son olarak, sunumunuzun son %10’unu izleyicilere harika ürününüze nasıl ve nereden ulaşabileceklerini hatırlatmak için harcayın!
Unutmayın, müşterilerinizi, iş arkadaşlarınızı veya patronunuzu etkilemeye çalıştığınızda, akılda tutulması gereken bu yapıları kullanarak unutulmaz bir sunu hazırlamanıza nasıl yardımcı olabileceğini düşünün. Sadece meslektaşlarınızın size sırrınızı paylaşmanızı istemesine şaşırmayın!
Sıradaki etkinliğinizde izleyicilerinizi etkilemeye hazır mısınız? Bizimle irtibata geçin.
Comments are closed.